10 Nisan 2024 Kerim ile tanışma
Annesi Aslı depremde vefat…
Ablası kardeşine bakabilmek için okulunu uzaktan idare ediyor.
Babası ameliyatlı, çalışamıyor.
kerim benimle aynı gün doğmuş. Doğum günümü okullarda kutlarken tanıştık. Birlikte pasta kestik.
Konteynerde yaşıyorlar.
Bizden ev istemediler. Yine “Bizden kötüleri vardır. Yılan ve fareler için zemin desteği verin idare ederiz.” dediler. Kerim’e bisiklet götürdüğümüzde koştu geldi. Mutluluğu kayda değerdi. “Annemin mezarına bisikletle gideceğim” dediğinde ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi.
“Yine ağladım” mesajları geliyor telefonuma. Ben ağlayın diye yazmıyorum ki onca şeyi. Bunca derdin içindeki umudu da görün istiyorum.
İçimde garip bir duygu var. Kerim’in annesini yerinde rahat ettirdiğimizi hissediyorum.
Evi yaptığımız tarlayı zamanında “evlatlarım kirada sürünmesin” diyerek alıyor. Depremde enkazdan ağır yaralı çıkıyor. Yoğun bakımda günlerce kaldıktan sonra servise çıkıyor. Kerim ve Arda annelerini görüyorlar. Hastaneden çıkarken ettikleri vedanın son veda olduğunu bilmeden öpüyorlar annelerini. Sonrası ayrılık. Sonrası ölüm. Sonrası öksüzlük…
Bir nevi annenin vasiyetine vesile oluyoruz. Belki de orada rahat değildi. Yattığı yerden evlatlarına üzülüyordu. Aslı rahat uyu! Önce Kerim sonra Arda Ülkem Okuyor HeyooCanlarına emanet. Onlar rahat etsin diye elimizden geleni ardımıza koymuyoruz. Kerim, akülü araba istedi. Sana gelip “Anne bak ben geldim” diyecekmiş. Sana anlatacakları varmış.
Benim de sana anlatacaklarım var. Altın gibi evlatlar yetiştirmişsin. Cansel’i, Arda’yı, Kerim’i çok sevdim. Büyük oğlunla telefonda konuştuk, ailenin bütün yükünü sırtlanmıştı. “Dur oğlum biz de buradayız” dedik. Cansel “kızım görüş, tanış” dediğin Ali ile nişanlandı. Eşin, Kerim’i zor razı etmiş ama Kerim şimdi damat beyi çok sevdi. Seni hatırlayan herkes bana “kalbinize ilhamı da o göndermiştir” diyor. Sen gönderdiysen teşekkür ederim.
Bugün evin betonunu attık. Senin oğlan giydi çizmeleri ama betona girmesine izin vermediler. Oturduk izledik biz de. Ben giydim, aldım küreği elime. Adı kürek değilmiş ama olsun. Usta arkamdan “başkan bu mu?” demiş. Ustam alışacaksınız sıkmayın canınızı.
O kadar açılış yaptık. Sıra asla makas tepsisi almaya gelmedi. Hiç o kadar bütçemiz veya vaktimiz olmadı.
Makasları, 20-21 numaralı kütüphanelerin açılışında plastik çay tepsisine, 2. ev tesliminde poşete koyduk. Bu kez tepsi alalım diye düşündük. Onca işin arasında tepsi aradık. Yok istediğimiz gibi sade, şık ve anlamı olan bir şey bulamadık.
Akşam Cansel’le makas tepsisi aramaya giriştik. Hep yenileri gösterdi. Yok sinmiyor içimize. En sonunda “Abla bir de bu var, enkazdan çıkarıp düzelttik. Annemin çeyizinin tepsisiydi.” dedi.
O an tepsiye karar verildi. Enkazdan çıkmış olabiliriz ama bakın iyileşiyoruz demenin binlerce yolu var ama bu en güzeli…
Biliyordum. Biliyordum. Biliyordum. Aslı’nın bir yerlerden bizi izlediğini biliyordum. Bize bir yerden gülümseyeceğini, işaret vereceğini, hatta teşekkür edeceğini biliyordum.
Aslı, anneler günün kutlu olsun. Kerim “sıkıldıkça iyilik yapardı” diyor senin hakkında. Yolundan, izinden gidiyoruz.
Kerim ve Arda bize emanet. Cansel’le abla kardeş olduk. Sen rahat uyu. Çocukların kurduğun ev hayaline bugün kavuşuyor.
Kerim ve Arda Ülkem Okuyor Derneği tarafından yapılan evde babası ve ablasıyla yaşamaktadır. Derneğimizin sürekli takip ettiği öğrencilerin arasında bulunup, okur öğrenci bursu almaktadırlar.
Haber Bağlantıları: